23 Ocak 2021 Cumartesi

Kalbin Ritmi




Oflayarak yatağa kendimi bıraktığım da ne kadar yorgun olduğumu bir kere daha farkettim.Hergün bir önceki günün tekrarı olmasına rağmen her geçen gün biraz daha yoruluyordum
Ya da vücudum gün geçtikçe dirençsiz kalıyor
Ya da onun gibi birşey 

Zaten yeteri kadar yorgun olduğumu farkedip bi de buna zaman ayıramayacağımı düşündüm
Yarın yapmam gerekenleri düşününce keyfim iyice kaçmıştı
Çok tempolu bir gün olacağını düşünüp uyumaya karar verdim
Yorganı üstüme çektiğim de yatağın soğukluğu ile baş başa kaldım
27 yaşın da olmama rağmen hala hayatıma hiç bir erkeği sokmamış olmam çok garip geliyordu çevreme
Hoş çevre dediğimde cümbür cemaat bir toplum değil iki elin parmak sayısını geçmezdi konuştuğum ya da yakınım da olmalarına izin verdiğim insanlar
Bazen kendimi yabani olarak gördüğüm doğru
Fakat ben yabani olmayı istemedim benim seçimim değildi
Biraz hayat şartları biraz yaşanılmış çaresizlikler
Bunları düşünürken uyuyup kaldım
Sabah 5.30 alarm sesi zannedersin düğün alayında davulun zurnanın sesi gibi irkilerek kalkmama sebep oldu
Alışmıştım erken uyanmaya ama bir yerlere yetişme stresine hala alışamamıştım
Aynadan kendime bakıp acil duş almam gerektiğine kanaat getirdim
Bugün şirkette bir sunum yapmam gerekiyor ve bu iş için 1 ay uğraştım
Sunumu yapabilirsem ve bu işi alırsam ciddi bir maaş artışı olacağından 1 ay tam dolu dolu çalışmıştım
Hızlı bir duş ardından kahve keyfimden sonra giyinip çıkmalıydım
Kendimi ön plana çıkarmayı sevmeyen bir kadındım
Bu yüzden gene kocası ölmüşler gibi siyahlara bürünüp topuz yaptığım saçlarımı düzeltip çıktım evden
Bazen boşuna yaşıyor boşuna çaba veriyor gibi hissediyordum
Bu düşüncelerle arabama binip şirketin yolunu tuttum
Gene trafik ve radyoyu açma isteği oluştu 

Müzik beni rahatlatıyordu 

Şirkete geldiğimde sunuma 20 dakika olduğunu gördüm
Zaman geçirmek için son kontrollerimi tamamlayıp toplantı salonuna geçtim
İşim sıkıcı değildi aslında isteyerek reklamcılık bölümü okumuştum ama benim içim ölü sanırım hiçbirşeyden dört dörtlük zevk almıyordum
Yalnızlığım hoşuma gitmese de içimde ateşli olan yanım bir erkeğin şefkatini hala istiyordu
Toplantı salonu yavaş yavaş dolmaya başladı ve ben tüm dikkatim ile sunuma başladım
Parfüm tanıtımı yapacaktım her ne kadar kolay bir tanıtım gibi gözükse de karşımdakiler çok seçici olduğundan bayağı bir zaman ayırmıştım bu projeye slayt atamadan geçerken bende tanıtımı yapıp son olarak bulduğum sloganı yapıştırdım
"Kokusunu kalbinde hisset"
Salona döndüğümde tedirgin olmakla birlikte dik başlılığımı da koruyarak beylere baktım
Tepki beklerken onun tam masanın başında oturan adamın bana neden oldukça garip baktığına da anlam vermeye çalışıyordum
Ve gene aynı adam boğazını temizleyip konuşmaya başladı
"İddialı bir o kadar da sitemkar"
Bu adam benim içimimi okuyor ya da hissettiklerimimi biliyor diye düşünmeden edemedim
Reklam onaylandı ve adamın reklam veren şirketin CEO su olduğunu anlamam ise saniyeler sürdü
Neyse ne beğenildi ve ben bir görevin daha üstesinden geldim
Şimdi rahat bir nefes alabilirdim
Salon yavaş yavaş boşalırken
Adam yanımdan geçerken bir an durdu elini uzatarak
"Ben yağız " dedi
Ama yüzü ifadesiz bir şekilde derdi neydi bu adamın
Elimi uzatarak ve aynı ifadesizliği takınarak
"Duru" dedim
Bir saniye daha bana bakarak çıktı salondan
Nedensizce içimden akıl sağlığı iyi değil diye düşünememe neden oldu
Bugünlük işim bitmişti ben 1 aylık emeğimi başarılı bir noktaya taşımıştım
Masama dönerken müdürümüz Alper bey geldi
Ellili yaşlarda Babacan bir adamdı
"Duru bu işe çok çaba verdin ve görüyorum ki çokta yoruldun sana bir haberim var artık sunum hazırlamayacak sadece toplantılarda referans olarak katılım sağlayacaksın" dedi
Bu bir terfi ve ben çok mutlu oldum
"Teşekkürler efendim" dedim en güzel gülüşümü takınarak
Böylece salla başı al maaşı gibi bir konuma gelmiş oldum
Ama bu konuma gelene kadar da çok çaba verdim
İş günü bitmiş eve dönerken radyodaki şarkıyı mırıldanıp aynı zamanda geçmişimi düşünüyordum
Ben o evden kaçmasaydım acaba nasıl bir hayatım olurdu
Gözlerimin yandığını hissettim ama ağlamayacaktım
Kafamı dağıtmak için trafikte ilerlerken bir yandan müziğin sesini yükselttim...



Erotik Hikayenin Bir Farklısı - Kalbin Ritmi



Eve geldiğimde günlerden Cuma oluşu ile biraz canıma can geldi
Atıştırmalılar bir şeyler hazırlayıp kanepeme kuruldum
Yemeğimi yerken aynı zaman da tv de kanal karıştırıyordum
Aklıma birden Yağız geldi
Sunumu bitirip arkamı döndüğümde ilk onunla göz göze geldim ve gözlerinde çözemediğim bir durum bir bakış ne bilim değişik birşey vardı
Acaba diyorum benim kuruntum mu?
Ki ben hislerimde yanılmazdım ama belki de bana öyle geldi
Evime şöyle bir dönüp baktım ne kadar da sessiz
Aslında sessizliği seviyordum
Karmaşalar bana göre değildi
Huzuru seviyorum ve huzurun verdiği sessizliği dinginliği
Aslında bir yanım avaz avaz bağırıp insan içine karışmam gerektiğini söylese de diğer yanım bu huzuru bozmamam gerektiğini haykırıyordu
Gene ağır basan taraf huzur oldu ve ben dış bağlantıları soyutlamak için tv yi de kapatıp iyice sükuneti seçtim
Kan ter içinde uyandım
Gene aynı kabus gene aynı acı
Uyuyup kalmışım koltukta ve kahretsin iş stresi olduğu dönem görmediğim rüyalar gene kabusum olmuştu
Saat 11 e geliyordu
Ve hiç uykum yoktu telefonuma baktığımda emirden gelen mesajı okudum
Emir benim çocukluk arkadaşımdı her ne kadar yakın olsakta hep bir mesela koymayı başardım
Ve yaralandıklarımı hiçbir zaman göstermedim
Hafta sonu olduğu için beni dışarı çağırmış ve ben uykuya kaldığım için mesajı 2 saate anca farketmiştim
Aslında uykum yoktu ve biraz dışarı çıkmak iyi fikir gibi geldi
Emiri aradığımda arkadaki müzik sesinden barda olduğunu anlamıştım
Konuşarak anlaşamayacağımızı anlayınca msj atmayı tercih ettim
Gittikleri mekanın ismini msj olarak attı ve çantamı alıp dışarı çıktım
Terfi almıştım ama kutlama yapacağım kimse yoktu
Ve zaten böyle olmasını da ben istemiştim YANLIZ ...
İçeri girdiğimde içki kokusu ne kadar midemi bulandırsa da ilerleyerek masada duran Emire el salladım
Ah bu kız hiç büyümeyecek
Yanında yeni gördüğüm bir erkek ile oldukça samimi masa erkekli kızlı karışık
Gülerek yanıma gelip bana sarıldı
Ve masadakilerle tanıştırdı
Uzun boylu esmer ve vücudu oldukça yapılı olan Kaan ile tanıştırırken göz kırpıp ara yapmaya çalışır bir hali vardı
Bu kız beni hiç anlamayacak benim yanlız olduğuma üzüldüğünü biliyorum ama bu benim seçimim nedenini her ne kadar söylemesemde yani tam bir açıklama yapmasam da benim erkeklerden nefret ettiğimi az çok biliyor ama her defasında bana birini ayarlamaya çalışmaktan geri kalmıyordu
Çocuk oldukça hoş görünümlü ama kusura bakma bay kas ilgi alanımda değilsin
İçecek birşey alma bahanesi ile masadan kaltım ve bara yaklaştım
İçki sevmezdim onun için bir tane hafif kokteyl istedim
İçkimi beklerken etrafa bakınıyordum
İleri de bir gurup için de biri gözüme çarptı
Yağız değil miydi o ?
Arkadaş gurubu ile gelmiş olmalı masaları biraz kalabalık
Bana baktığını gördüğümde kafamı önüme çevirip görmemezlikten geldim
Toplantı salonunda gördüğüm CEO bey ile şimdiki adam arasında gözle görülür fark vardı
Üstünde eskitme tarzı bir pantolon
Siyah bir tişört vardı
Ve sabah gördüğüm duygusuz yüzü ile bana bakıyordu
Bir bu eksikti az kafam dağılsın diye geldiğim yere
Sinir bozucu ifadesi ile yeni anlaşma yaptığımız şirket sahibi vardı
Emirin yanına ilerlerken bakışları hala üstüm de gibi hissediyordum
Ama emin değilim çünkü o tarafa bakmayacağıma söz verdim kendime...



Aferin bana !



Söz vermişmiş baktım işte hem de bir kaç defa gözüm kaydı
Ve ben her baktığımda onu da bana bakarken yakalıyordum
Sanırım daha fazla kalmak akıllı işi değil
Emire gideceğimi haber verip yavaş adımlarla ilerlerken Kaan arkamdan geldi ve evime bırakabileceğini söyledi
Müzik sesi çok yüksek olduğu için kulağıma kadar eğildi ve ben bu temastan rahatsız olmuştum
Gerek yok gibilerinden bir şeyler söylerken arkamı döndüm kapıya gitmeye yeltendiğimde
Yağızı önümde bana bakarken buldum
Bu da neydi bu adam beni takip mi ediyordu ?
Yüzüme anlamsız bakarken bir yandan da kolunu öne uzatıp bana geçmem için yön gösteriyordu
Dediğini yapıp kapıya ilerledim ve dışarı çıktığımda bir ohhh çektim
Temiz hava çok iyi gelmişti
Ben bu tarz ortamlara alışık değilsem de
Emiri için ara ara gelmeye gayret ediyordum
Yağız hala arkamdan geliyordu
Ve bu durum canımı sıkmaya başlamıştı
Aniden dönüp
"Birşey mi var ?" Diye sordum
Aynı duygusuz tavrını takınarak cevapladı
"Bu saatte tek yaşayan bir kadın olarak dışarı çıkman doğru değil" der demez ağzının ortasına yapıştırma isteğim kabardı ama durdurdum kendimi
"Kadın erkek ayrımı yapabilecek bir görüntünüz var düşünceniz kendinize göre haklı olabilir ama sizi ilgilendirmez "
Derken aynı duygusuzluğu takındım
Bu adam kendini ne sanıyor ya da kim ?
Hayatım hakkında yorum yapma hakkını kendinde nasıl görüyor ?
Sinirle arabama bindim hala orda bana bakıyordu
Birden aklımda bir soru belirdi
Bu adam benim yanlız yaşadığımı nerden biliyor ?
Aynı hışımla arabadan inip yanına gittim
"Sen benim yanlız yaşadığımı nerden biliyorsun??!"
Bir an Gülümser gibi oldu sanki ya da bana öyle geldi çünkü aynı duygusuzluk ile cevapladı
"Çalıştığım insanları iş yapmadan tanımak doğal hakkım "dedi
Bu adam ne kadar ukala diye düşündüm cevap vermeden arabama dönerken arkamdan seslendi "sabah kahvaltı için gelip seni alırım"
Şakamı bu ?
Yanlış duydum sanırım
Ama konuşmaya devam etmek yerine arabama binip evin yolunu tuttum
Eve geldiğimde saat 1 olmuştu
Kendimi odama atıp geceliklerimi giyip yatağa girdim
İçimdeki ateşli bayan seslendi
"Reva mı bu sen git barlara o kadar erkek içinde gene dön bu soğuk yatağa"
Diğer yanım kocaman gözlüklerini takmış şekilde seslendi ateşli bayana sus ve uyu
İç sesim kendi savaşını verirken ben de beynim de kendi savaşımı veriyordum
Bu adam kafamı biraz karıştırmışa benziyordu
Çok geçmeden eski günlerden bir kesit canlandı gözümde üvey babamın içkili halde eve gelip sessizce yatağıma girmesi ve bir an da tüylerim ürperdi
Buz kestim
Uyumalıydım
Uyumalıydım
Düşünmemeliydim
Uyku... düşünce yok .. huzur


Uyandığımda saat 8 di
Son bir aya bakacak olursak ilk defa bu kadar uyuyabilmiştim
Kalkıp bir duş aldım
Giyinirsen dün gece aklıma geldi
Taştan adam kahvaltı yapacağımızı söylemişti hatta emir etmişti
Evimi bilmiyor numaram yok ama kahvaltı için emir veriyor komik değil mi
Ve hiç tanıyorum o da ayrı bir ironi
Ama bir dakika benim yalnız yaşadığımız biliyorsa evimi de bilmesi mümkün ???
Yok canım diye kendimi rahatlatmaya çalışırken bir yandan da kahvemi yaptım
Sabah ilk mideme giren kahveydi
Seviyordum o acı tadı ve acı ile beraber bıraktığı hazzı
Kahvaltı yapmak için mutfağın yolu aldığımda saat 9 du
Ekmek almak için kapşonlumu üstüme geçirdim
Anahtarımı cüzdanımı alıp dışarı çıktım
Daire kapımı kitlerken bir yandanda üst komşum
Sevil hanım ve Harun beyin geldiğini gördüm selamlaştıktan sonra kendimi dışarı attım
Aman Allahım !
Yağız yani yağız bey yani taş adam kollarını birleştirmiş ve o lüks arabasına dayanır vaziyette bana bakıyordu
Biliyorum işte evimi de yalnız yaşadığımı da
Benim hakkımda acaba daha ne biliyordu ?
Sorar gözlerle baktım
Ama o gene duygusuz maskesi altında
"çok beklettin" dedi
Ben bu adama söz vermemiştim ki !!!!
Ve ben ekmek almaya çıkmıştım
Onunla buluşmaya değil !
Tabi içimden bunları düşünürken bir yandan da onun açtığı arabanın kapısına bakakaldım
Neydi bu şimdi ?
Kaşları çatık bir vaziyette bana bakınca
Her ne kadar gitmek istemesemde
Gitmenin daha doğru olacağını düşündüm
En azından uygun bir dille yaptıklarının yanlış olduğunu anlatırdım diye düşündüm
Açık tuttuğu kapıdan içeri girdim
Sessizce kapımı örttü ve şöför koltuğuna geçti
Üstünde gene siyah bir tişört altında da yırtık bir pantolon vardı
Bu hali ile sanırım takım elbiseden daha genç görünüyordu
Banane ya bundan ?!
Ben niye ne giymiş diye kafa patlatıyorum ki!
Yarım saat süren yol boyu tek kelime ağzından çıkmadı ben de birşey demedim
Suratı taş gibi duygusuz nasıl bir adamdı bu !
Ve benim bu adamla ne işim vardı ?
Kahvaltı yapacağımız yer şirin bir bahçesi olan sıcak bir yere benziyordu
İçeri girdik ve kapıyı benim için açık tuttu
Bu adam kibar ama çok duygusuz diye düşündüm
Masaya oturduk ve 2 kişilik serpme kahvaltı istedi
Ama benim kahvaltı yapma gibi bir niyetim yoktu
Sadece kesin bir dille hayatıma müdahale etmemesini ve bir daha bu tarz davranışları yapmaması gerektiğini söyleyecektim
Ben kafamda cümleleri toplarken sessizliği bozan o oldu
"Sapık değilim
Ayrıca iş yapacağım insanları araştırmam dün o konu da biraz farklı konuştum "
Dinlerken bu adam ne diyor diye baktım boş boş
"İlgimi çektin ama bu görünüşünden ziyade gözlerinde ki üzüntü kaygılı bir çocuk gibi bakışından dolayı
Çirkinsin demiyorum yanlış anlama güzelsin ama güzelliğinden ziyade duyguların ilgimi çekti ve seni tanıma hissi uyandırdı bende"
Ben boş boş bakmaya devam ederken ekledi
"Küçük bir araştırma yaptığımda senin hayatınla ilgili ters giden birşeyler olduğunu farkettim
Çevrende doğru dürüst kimse ile görüşmediğini
Hatta annen ile bile görüşmediğin bilgisini edimdim
Ve bu da seni hem yabani hemde sır dolu bir kişiliğin olduğunu hissettirdi"
Avazım çıktığınca bağırmak istedim bu adam beni araştırması için dedektif falan mı tutmuş!
Ayrıca konuşurken neden mimikleri yok?
O sözlerine devam etmeden ben konuşmaya başladım
"Bakın iş için tanıştık hatta tanışmadık bile
Beni bu kadar araştıracak kadar neyim cazip geldi bilemiyorum ama bu yaptığınız çok yanlış ve sizin gibi iş güç sahibi aklı başında birine yakışmıyor "
Beni duymamış gibi devam etti
" o akşam barda seni görünce şaşırdım aslında çünkü yabani biri için o saaate dışarda olmak pek akla uygun gelmedi bana "
Tek kaşımı kaldırıp sesimi biraz daha yükselterek konuştum
"Siz kendinizi ne sanıyorsunuz ?
Zorla beni davet ediyorsunuz ve bana karşıma geçmiş yabani olmamla ilgili nutuk atıyorsunuz "
Ben neden bu adamla konuşuyorum neden kalkıp gitmiyorum
İçimdeki ateşli bayan şaha kalkarak yakışıklı adam hadi itiraf et sen de etkiledi seni diyerek kıkırdadı
" sadece tanışmak istiyorum seni yakından tanımak istiyorum baştan alalım istersen merhaba ben yağız "
Derken elini uzattı ve evet duygusuz suratında bir gülümseme belirdi ama aniden silinen cinsten değil hala eli havada ve gülümsemesi devam ediyordu
Daha bir yakışıklı geldi gözüme biraz şaşkın biraz isteksiz gibi görünerek
"Duru "
Dedim kısaca ...
Kahvaltı bitmişti beni evime bıraktı ve numarasını telefonuma yazıp kayıtetti
Mesajını bekliyor olacağım dedi
Aradan cevap vermeden indim
Son söylediği bu sefer emir değilde sanki sessiz bir bekleyiş istek arzu gibi geldi bana .
Eve girdim derin bir nefes aldım
Ve düşünmeye başladım bana ne oluyor
2 gün tanıdığım bir adam için kalp ritmim değişiyor
Yüzüm kızarıyor
Ben değişiyor muyum ???


Telefonuma kararsız bir bakış attım



Numarasını kayıt etmişti
Fakat benim numaram onda yoktu
Gerçi benim hakkımda bu kadar şey bilen biri için numara çocuk oyuncağı gibi göründü gözüme
Ama o bu sefer zoraki birşey yapmaktansa benim adım atmamı istiyordu sanırım
Peki mesaj atsam ne olacaktı
Ne değişecekti
Ya da ne kadar ileri gidebilecekti
Asıl soru onu hayatıma almak istiyormuydum?
Zaten hayatın kendisi bir kumar değil miydi ?
Ne olacaksa olsun diye düşünüp telefonu elime aldım
Peki ne yazacaktım ?
Sanırım bir teşekkür edebilirimdim sonuçta kahvaltıya götürmüştü beni tamam biraz zoraki bir kahvaltı oldu ama sonuçta gitmiştim
"Kahvaltı için teşekkürler"
Yazdım ve gönderdim
Telefonu koltuğa bırakmamla bildirim sesi geldi bu ne hız
"Rica ederim güzel bir kahvaltıydı zaman ayırıp geldiğin için ben teşekkür ederim "
Yazıyordu...
Bu adam telefonu hazır ve nazır bir şekilde mi tutuyordu elinde
Pencereyi açmak için pencereye doğru ilerledim ciddi anlam da temiz havaya ihtiyacım vardı
Yeni hareket eden bir araba gözüme çarptı
Bu Yağız'ın arabası ben msj atana kadar beklemiş miydi ?
Msj atmasaydım yukarımı çıkardı ?
Ne tuhaf bir adam dıştan baksan duygusuzun teki gibi dursa da kahvaltı sırasında bana bakışlarında şefkat vardı
O an bir karar aldım
Bu adamla sonuna kadar gidecektim
Zaten bu yaşa kadar görebileceğim en kötü şeyleri görmüştüm daha kötü ne olabilirdi ki ?
Erkeklerden nefret ettiğim doğru ama koca bir hayat boyunca yapılan hataların cezasını bir kişiye yüklemekte haksızlık olur sanırım
Bakalım ilerleyen günlerde neler olacak merak içinde düşündüm
Saat 1 olmuştu
Hızla evi toparlarken bir yandan da kulaklık ile müzik dinliyordum
"Düşe kalka büyüyorum işte biraz yaram var geçecek bu gidişle"
Şarkı gözlerimin dolmasına neden oldu
Acaba geçermiydi bu yaralarım
Ben de isterdim normal bir insan olmayı gamsız kafaya takmayan ama o kadar anormal bir hayat geçirmiştim ki ciddi anlamda yaşamakta ilgili problemlerim vardı
Telefona msj geldi o an
Bildirimle düşüncelerimden sıyrıldım
Mesaj atan Yağızdı
"Akşam müsait misin "
Şaşkın şaşkın ekrana bakarken bu adamdan kurtuluş yok anlaşılan diye düşünmeden edemedim
Müsaittim fakat dışarı çıkma havamda değildim
"Yorgun'um evde dinleneceğim"
Yazdım..
"Peki evde bana da dinlenecek yer var mı ?"
Yanlış okuduğunu umarak bir daha okudum bu mesajın beni kızdırması gerekirken karnımda garip bir his uyandırdı
Birden aklıma onunla ilgili hiçbirşey bilmediğim geldi
Koca bir şirketin sahibi olduğu dışında hayatına dair pek birşey bilmiyordum
Hem beni yemezdi ya gelsin bakalım diye düşündüm
"Olabilir yer var sanırım "
Yazdım
"1 saate ordayım "
Bunu okurken aptal gibi sırıttığımı farkettim
Üstümü değiştirdim gri eşortman altı ve üstüne siyah yarım kollu tişörtümü geçirdim
Saçlarımı at kuyruğu yapıp
Yemek hazırlıklarına başladım
Çalıştığım için evde haftasonu dışında nadir yemek pişiyordu
Köri soslu tavuk pişmek üzere iken kapı çaldı o an midemde o hissettiğim değişik duygu belirdi
Ben heyecanlanmıştım sanırım
Kapıyı sakin görünmeye çalışarak açtım
Hafif bir gülümseme ile bana bakıyor ama o duygusuzluk maskesinden de ödün vermiyordu
İçeri girdi elinde pahalı olduğu belli bir şarap ve bir küçük saksı için de fesleğen olduğunu gördüm
Fesleğeni çok severdim bunu nerden bilmiş ki ?
Kokusu oldukça güzel saksıyı masaya bırakırken
"Çiçeklere karşıyım fakat saksıda oldukları sürece solmadıkları için bunu almaya karar verdim" dedi
Hiçbir canlıyı soldurmak istemiyordu
Bu da onun aslında içinde bir yerde çok hassas bir insan olduğunu gösteriyordu.
Yemeklerimizi yerken bir kadeh getirdiği şaraptan ikram ettim
Bana sen içmeyecek misin der gibi baktığında
"Alkolü sevmiyorum " diyebildim
O da "bana eşlik edersen sevinirim"dedi
Misafirdi sonuçta bir tane için kendimi zorlayabilirdim
Bir kadehte kendime doldurdum
Yemek yerken sessizliği bozan ben oldum
"Seninle ilgili pek birşey bilmiyorum kim olduğun hakkında konuşmak istiyorum "dedim
Kadehini masaya bırakırken ağzı aralanmaya başladı
Allahım sesi kadife gibi ne kadar da yakışıklı ama benimle niye bu kadar ilgileniyor ya da hayatıma neden bu kadar dahil olmak istiyor ?
"Annemi ve babamı küçük yaşta uçak kazasında kaybettim... amcamlarla yaşamaya başladım
Çocukluk dönemim biraz sorunlu geçti
Hatta bir kere intihara bile kalkıştım
Hiç kimse anne ve baba gibi gerçekten sevmiyor
Amcam her ne kadar beni sevsede aslında hiç sevilmediğini düşündüm"
Ağzım açık bakakaldım ne kadar da açık sözlü bir anda tüm hayatını dökmüştü önüme
Üzülmüştüm ama bir yandan da en azından ailesi bile isteye ona zarar vermemiş diye düşündüm
Sonuçta ölüm Allah'ın emri hayatta iken çocuğuna sahip çıkmayanlardan korusun rabbim diye düşündüm
Devam etti
"18 yaşına geldiğimde ailemin mal varlığı da bana geçmiş oldu
Şirketleri amcam yönetiyordu vekaletimle ama yaşım 18 e geldiğinde artık işlerin başına geçmem gerekti...
Bu ara da 2 hafta sonra 30 a giriyorum "dedi
"Üzüldüm zor bir hayat yaşamışsın" diyebildim
O benim hüznümü dağıtmak için gülümsemeye çalıştı.
"Şimdi sıra sende neden evden kaçma gereği duydun ?"
Şaşkınlıkla yüzüne baktım bu adam ya karşıdakilerin duygularını önemsemiyor ya da gerçekten çok açıksözlü
"Hayatımın hepsini sana anlatmam için önce benim sana gerçekten güvenmem lazım
İnsan bazen kendine bile itiraf edemiyor bazı şeyleri
Ama merakını gidermek için söyleyeyim insan mutlu olmadığı yerde kalmak istemez"dedim
Yemekleri yedik ve oturma odasına geçtik ikinci kadehimi yudumlarken kafam ısınmaya başlamıştı
Bünyem içkiye alışık olmadığı için çabuk şarhoş olmuştum
Yağız ise bana bakarken derin derin "niye bakıyorsun"dedim
İçkili olmam biraz daha düşünmeden hareket etmemi sağlıyordu
Yanıma geldi kadehi elimden alıp masaya bıraktı ve saçlarımı okşamaya başladı
Tepki vermem gerekiyordu bana bu kadar yaklaşması yanlıştı zaten ne doğruyduki 2 gündür hayatımda
O yumuşak elleri saçlarımda dolaşırken her nedense bu güne kadar hissetmediğim kadar huzurlu hissettim
Yalnız olmak hep huzurlu gelmişti oysaki bana
Demekki ben kendi yabaniliğimi huzur olarak adlandırmıştım
Gözlerim ağırlaşıyor şarap oldukça vücuduma işlemişti sanırım
Gene kan ter içinde gözlerimi açtım ve yağız ile göz göze geldim
Allahım olamaz ben gene aynı kabusu görmüştüm ve yağız yanımdaydı o gitmemişmiydi hala benim evimde idi
Acaba sayıkladım mı birşey duydu mu diye endişeli bir şekilde kalktım o ise bana bir bardak su getirmiş içmem için bekliyordu
Suyu içerken gözüm saate çarptı
Gece 3
"Artık gitmen lazım "dediğimde
"İyi görünmüyorsun bu gece buradayım " dedi
Kesin bir şekilde söylediği için ters birşey diyemedim
Zaten çok bitkindim ve aynı zaman da Yağız'ın dizlerinde uyumuş olmam ve kabus görerek uyanmış olmamda ayrı bir sıkıntı düşürmüştü içime
Kafamı tekrar dizlerine koydu ve saçlarımı okşadı
Huzurluydu gerçekten huzurluydu kucağı kokusu elleri...
Ben sanırım bu adamın çekimine karşı koyamıyordum
Tekrar kendimi uykuya bıraktım.

1 yorum:

  1. Merhaba ben Turan Kayseri'den 175 boy 70 kilo 38 yaşındayım sadece birini alıp çıkacağım buradan daldan dala konan arkadaşlıklar düşünen bayan olmasin aynı şekilde bende sadece bir olsun yalansız olsun bunlar olduktan sonrada saten devamı gelir her konuda kendine güvenen olgun yalansız dürüst vede samimi biriyim maddi beklenti içinde olmayan bayan Arkadaş Lafla değil, yürekle bağlılıktır dostluk. Yalnız anlarda, yalnız olmadığını bilmektir dostluk Kayseri Nevşehir 05523367078

    YanıtlaSil

Âşk-ı Ebedi

Ciğerlerim sadece bir nefes için bana yalvarırken ben koşmaya devam ettim. Babam gireceği toplantı için gerekli olan dosyasını unutmuştu. As...